Paylaş:
Dünyanın önde gelen düşünürlerini, yaratıcı endüstri liderlerini ve felsefecileri bir araya getiren Brand Week Istanbul 2025, bu yılki teması “Brand New World” ile geleceği masaya yatırdı. Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleşen zirve, başarı formüllerini, yaratıcı stratejileri ve toplumsal dönüşümü ele aldı. Zirvenin her günü ilham verici konuşmalarla doluydu. Katılımcılar, yarının dünyasını şekillendirecek somut stratejilerle tanışma fırsatı buldu. Zirvenin en dikkat çeken isimlerinden biri reklamcı Andrey Tyukavkin oldu. Tyukavkin, “Kronik Yaratıcı Bozukluk: Nörolojik Bir Durum Olarak Hayal Gücü” başlıklı oturumunda yaratıcılığı nörolojik bir durum olarak inceledi. Beynin kolay yolu seçme eğilimine karşı gelmenin yaratıcılığın özü olduğunu vurguladı. Tyukavkin, “çılgın” fikirlerin aslında yaratıcı zekânın doğal bir çıktısı olduğunu belirtti.
İlham Veren Kadın Hikayeleri ve Yeni Pandemi: “Brain Rot”
Brand Week Istanbul sahnesi, güçlü kadın hikayelerine de ev sahipliği yaptı. Afganistanlı rap sanatçısı, yazar ve aktivist Sonita Alizadeh, gazeteci Afşin Yurdakul moderatörlüğünde “Benim Adım Mücadele” oturumunda konuştu. Çocuk yaşta evliliğe zorlanmasına rağmen rap müziğiyle sesini duyuran Alizadeh, müziği özgürlüğün, direnişin ve umudun sesi olarak tanımladı. Kent ve kadın hikayeleri ise bir diğer önemli gündem maddesiydi. Oyuncular İrem Sak ve Melisa Sözen, Yekta Kopan moderatörlüğündeki “Kent Kadınları” oturumunda bir araya geldi. Kadın karakterlerin klişelerden sıyrılarak nasıl derinlik kazandığını anlattılar. İrem Sak, modern kadını tek bir kalıba sığdırmayan, çok katmanlı bir anlatımla ele aldığını söyledi. Öte yandan, Dr. Pınar Balcı, “Yeni Dünyanın Yeni Pandemisi: Brain Rot” sunumuyla dijital çağın getirdiği görünmez tehlikeye dikkat çekti. Sürekli ekran maruziyetinin odaklanma ve dinlenme kapasitesini azalttığını belirtti. Balcı, çözüm olarak gerçek sosyal etkileşimleri ve kaliteli uyku rutinlerini önerdi.

Ekonomi, Spor ve Yapay Zekâda Brand New World
Ekonomi alanında Prof. Dr. Hakan Kara, Türkiye’nin küresel dalgalar arasındaki konumunu değerlendirdi. Türkiye’nin yönetilen kur politikasıyla geçici bir denge yakaladığını, ancak uzun vadede rasyonel politikalara bağlı kalmanın kritik olduğunu vurguladı. Kara, 2025 sonunda enflasyonun %30-33 bandında kalacağını öngördü. Sporun yükselen gücü, Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi Başkanı Ahmet Gülüm’ün sunumuyla merkeze taşındı. Gülüm, küresel spor endüstrisinin moda, medya ve markalaşmayla iç içe geçtiğini vurguladı. 2036 Olimpiyat adaylığının ülke için stratejik bir fırsat olduğunun altını çizdi. Milli sporcular Buse Naz Çakıroğlu ve Ferhat Arıcan, olimpiyat hazırlık süreçlerini anlattılar. Teknoloji ve yaratıcılık kesişiminde ise Bonin Bough’un “Yapay Zekâ Fırtınasını İnsan Yaratıcılığıyla Hack’le!” oturumu öne çıktı. Bough, yapay zekâyı bir risk değil, yaratıcılığı hızlandıran bir katalizör olarak görmenin önemini vurguladı. Gelecekte rekabeti, yapay zekâyı ustalıkla kullanan bireylerin kazanacağını söyledi.
Yaratıcılığın Taç Giyme Töreni: Felis Ödülleri
Brand Week Istanbul, yaratıcılık ve pazarlama dünyasının en prestijli organizasyonlarından Felis Ödülleri’ne de ev sahipliği yaptı. 20’nci kez sahiplerini bulan Felis Ödülleri, etkili yaratıcılığı üç gün boyunca ödüllendirdi. Felis’in ikinci gecesinde Data & AI, Integrated, Media, PR ve Print & Publishing kategorilerinde Büyük Ödüller açıklandı. Integrated ve PR Felis Büyük Ödülleri, Cumhuriyet Gazetesi için hazırlanan “Cumhuriyet 101” projesiyle Ogilvy 4129’a gitti. Yılın PR Ajansı Lobby PR, Yılın Medya Ajansı ise Mindshare Türkiye oldu. Kapanış gecesinde ise Creative Commerce, Design, Film, Healthcare & Wellness, Social Media ve Social Responsibility & Sustainability kategorilerindeki ödüller sahiplerini buldu. Felis Ödülleri’nin finalinde BLAB x CONCEPT, Shell için hazırlanan “İnsanların Shell’i 2.0” projesiyle Creative Commerce Felis Büyük Ödülü’nü aldı. Yılın Yaratıcı Ajansı Tribal Worldwide Istanbul seçilirken, Yılın Bağımsız Ajansı ödülü Rafineri’nin oldu. Zirve, pazarlama ve reklam dünyasının geleceğe dair vizyonunu pekiştiren görkemli bir buluşmayla sona erdi.

Mana Arayışı ve Yaratıcılığın Dansı
Brand Week Istanbul’un üçüncü ve final günü, felsefenin derinliğini yaratıcılığın pratikliğiyle buluşturan ilham verici bir enerjiyle sona erdi. Zirvenin kapanışında, hayatın anlamını sorgulayan felsefi oturumlar ile Türkiye’nin değişen toplumsal kodlarını çözen analizler öne çıktı. Günün en derin oturumunda Ahmet İnam, “Makina Hesap Yapar, İnsan Mana Arar” başlığıyla sahnedeydi. İnam, modern dünyanın hızı içinde kaybolan bireyin “mana sağlığı” ihtiyacını vurguladı. Yaşama anlam katmanın, fiziksel sağlık kadar yaşamsal olduğunu belirten İnam, herkesi kendi yaşamının “şairi” olmaya davet etti. Bu varoluşsal genişlik çağrısı, salondan büyük alkış aldı. Sosyolog Bekir Ağırdır ise “Geleceğin Kodları: Türkiye Trendleri” sunumuyla toplumsal duyarlılıkları mercek altına aldı. Ağırdır, ekonomik sıkışmanın yarattığı “küçük ödüller kültürü”, güvensizlik ve yeni norm haline gelen indirim avcılığı gibi 10 temel eğilimi aktardı. Markalara, maddi kazanımdan çok zihinsel esenliğe yönelen topluma empati ve güvenle yaklaşma çağrısı yaptı.
Rockstar’dan Disiplin Dersi: Teoman Sahnesi
Final gününün en merak edilen anlarından biri, rock müziğin ikonik ismi Teoman’ın Yekta Kopan moderasyonundaki samimi sohbetiydi. “Bir Rockstar’ın Varoluşla İmtihanı” başlığıyla sahneye çıkan sanatçı, gençlik yıllarında başlayan varoluşsal sorgulamalarının üretimine etkisini anlattı. Sahnedeki coşkulu rock yıldızı personasıyla gündelik hayattaki sade ve disiplinli yaşam rutini arasındaki denge, dinleyicilerde büyük ilgi uyandırdı. Erken kalkma, düzenli rutinler gibi disiplinli yaşam pratiklerinin kaygıları nasıl dengelediğini paylaşan Teoman, müziği “sanatçı–iş insanı” odağında ele aldığını söyledi. Sahnedeki enerjiyi korumak için konser sayılarını bilinçli azalttığını belirterek, kendi sanatçı markasını yönetme stratejisini paylaştı.
Yaratıcılığın Yeni Sınırları ve Sıradanlığın Maliyeti
Marka ve yaratıcılık profesyonelleri için önemli mesajlar da bu final gününde verildi. Adam Morgan, “Sıradanlığın Dudak Uçuklatan Maliyeti” başlıklı konuşmasında, sıradanlığın markalar için en büyük tehdit olduğunu belirtti. Morgan, duygusal bağ kuran ve beklentileri sarsan başlangıçların marka hikâyelerini güçlendiren stratejik avantajlar sunduğunu vurguladı. Ozan Sihay ise yapay zekânın yaratıcılığı nasıl demokratikleştirdiğini anlattı. Metin, görsel ve video üretiminde AI’ın sağladığı hız ve ölçeklenebilirliği gösteren Sihay, artık resim bilgisi olmayanların bile yalnızca yazarak yaratıcı içerikler üretebildiğini, bu durumun yaratıcılığın yeni bir döneme girdiğini işaret ettiğini belirtti. Final, Harun Tekin ve Koray Candemir’in “Şakalı Akustik” performansıyla duygusal ve keyifli bir notla sona erdi. Brand Week Istanbul 2025, hem iş dünyasına hem de kültür sanat camiasına zengin bir düşünce mirası bırakarak kapılarını kapattı.









