Paylaş:
SaDe 2024 sergisi genç sanatçıların güncel üretimlerini bir araya getirerek yeni bir yaratıcı alan açıyor. İstanbul’da düzenlenen bu kapsamlı buluşma, güncel sanatın dönüşen yorumlarını görünür kılan özgün çalışmalar içeriyor. Sergi, sanatın iyileştirici ve birleştirici gücünü hatırlatan, çok yönlü bir deneyim sunuyor. İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın yürüttüğü program, genç üreticileri destekleyen kararlı yaklaşımıyla dikkat çekiyor. Mercedes-Benz Türk’ün proje ortağı olduğu girişim, özellikle yeni üretim olanaklarına erişimde zorluk yaşayan genç sanatçılar için önemli bir kaynak sağlıyor. Bu yılki seçki, altı sanatçının bir yıllık üretim sürecinin ardından izleyiciyle buluşuyor. Karaköy’deki Özel Saint Benoît Fransız Lisesi’nin sağladığı mekân desteği, serginin hem tarihsel hem de kültürel bağlamını güçlendiriyor.

SaDe 2024 Dönemi Sanatçıları ve Üretimleri
Bu yıl desteklenen sanatçılar, farklı disiplinlerden beslenen üretimlerle dikkat çekiyor. Her biri kendi deneyimlerinden yola çıkarak hafıza, mekân, kimlik, doğa ve dönüşüm gibi temalara odaklanan çalışmalar üretti. Bu üretimler, İstanbul’un güncel sanat ortamında taze bir soluk yaratıyor. Sergide temsil edilen estetik çeşitlilik, genç sanatçıların sanatsal ifade alanlarını nasıl genişlettiğini de gösteriyor.
Programın ikinci döneminde yer alan sanatçılar, proje sürecinde alanında uzman mentorlarla çalışma fırsatı buldu. Bu destek, genç üreticilerin fikirlerini zenginleştiren ve onları profesyonel ağlara dahil eden önemli bir imkân sağladı. Aynı zamanda, tasarı aşamasından son üretime uzanan süreçlerin görünür kılınması, programın uzun vadeli etkisini güçlendiriyor. Bu yılki sergi, bu yönüyle yalnızca bir sunum değil, üretim süreçlerinin belgesel niteliğindeki yansıması olarak öne çıkıyor.

Programa Yakından Bakış
Fona seçilen genç sanatçılar, bir yıl boyunca kendi projelerini geliştirme imkânı buldu. Bu süreçte mentor görüşmeleri, profesyonel buluşmalar ve yaratıcı atölyelerle desteklenen üretim serüveni, sergideki çeşitliliğin temelini oluşturuyor. Destek kapsamında sunulan finansal katkı, yeni üretimlere alan açarken, sanatçıların kendi ifade dillerini daha özgür biçimde araştırmalarına olanak tanıdı. Programın dikkat çeken yönlerinden biri, genç üreticilerin hem bireysel hem de kolektif hafızaya temas eden çalışmalar üretmeleri. Bu yaklaşım, serginin mekânsal düzeniyle birleşerek izleyiciyi düşünmeye davet eden bütüncül bir yapı oluşturuyor. Üretimlerin her biri, güncel sanatın dönüşen dinamiklerine odaklanan özgün bir dil barındırıyor. Bu özgünlük, genç sanatçıların kendi yaratıcılık sınırlarını cesur biçimde genişletmelerine olanak tanıyor.

Ayrıca, programın sağladığı mentor desteği, sanatçıların fikir aşamasından son üretime uzanan süreçlerinde güçlü bir rehberlik sunuyor. Bu destek, yaratıcı alanlarda çalışan genç üreticiler için nadir bulunan sürdürülebilir bir model niteliği taşıyor. Sergi, güncel sanat izleyicisine yalnızca estetik bir deneyim değil, aynı zamanda genç kuşakların üretim pratiklerine dair kapsamlı bir bakış açısı sunuyor. Bu nedenle program, Türkiye’de sanat ekosistemini güçlendiren önemli girişimlerden biri olarak görülüyor. Bu kapsamlı çalışma, izleyiciyi genç sanatçıların yaratıcı süreçlerine daha yakından bakmaya çağırıyor. Sergi, yılın kültür sanat gündeminde öne çıkan özgün projeler arasında yer alarak geniş bir kitleye ulaşmayı hedefliyor.
Proje kapsamında, SaDe programı katılımcılarının tasarı aşamasındaki projelerinden eser üretimine uzanan yolculuklarını belgeleyen bir film de hazırlandı. Altı sanatçının hikâyesini bir araya getiren film, Ege Göksu’nun yönetmenliği ve kurgusunda, Orkan Varan’ın görüntü ve ses tasarımıyla hayata geçirilen film bağlantıdan izlenebiliyor.










