Paylaş:
Garanti BBVA tarafından kurulan Salt, 2026 yılı programıyla sergi, araştırma ve kamusal etkileşimi aynı zeminde buluşturan çok katmanlı bir kültür üretim alanı sunmaya hazırlanıyor. Salt Beyoğlu ve Salt Galata’da gerçekleşecek sergiler; söyleşiler, konuşmalar, atölyeler ve gösterimlerle desteklenirken, Salt Araştırma bünyesinde yürütülen çalışmalar kapsamında önemli arşivler de çevrimiçi erişime açılacak. Salt 2026, sanat üretimini yalnızca sergi mekânıyla sınırlamayan yaklaşımıyla öne çıkıyor. 2026’nın ilk yarısında izleyiciyle buluşacak sergiler; ekoloji, mekânsal pratikler ve toplumsal hafıza ekseninde şekilleniyor. Salt Beyoğlu’nda devam eden “90’lardan Beri Halı’dayız” sergisi, kolektif üretim ve birlikte öğrenme pratiklerine odaklanırken, yeni programlar bu düşünsel hattı daha da genişletiyor. Salt, bir kez daha izleyicisini pasif bir ziyaretçiden aktif bir katılımcıya dönüştürmeyi hedefliyor.

Salt 2026 kapsamında öne çıkan sergiler
BBVA Vakfı iş birliğiyle düzenlenen Salt Sanatsal Araştırma ve Üretim Destek Programı kapsamında seçilen projeler, 2026’da Salt Galata’da sergilenecek. Güneş Terkol’un annesi Elmira Terkol ile birlikte yürüttüğü çalışma, göç, hafıza ve gündelik nesneler üzerinden kişisel ve kolektif tarihlere odaklanıyor. Rusya’dan Çin’e, oradan Türkiye’ye uzanan bir hikâye; sandıklar, arşivler ve tanıklıklarla sahneye taşınıyor. Onur Gökmen’in “Subsoil [Toprakaltı]” başlıklı araştırması ise 1986 Çernobil faciası sonrası Karadeniz’deki radyoaktif kirliliği ele alıyor. Bilimsel bilginin kurumsal yapılarda nasıl şekillendiğini sorgulayan proje, çevresel tahribatın yavaş ama derin etkilerini görünür kılıyor. Bu yaklaşım, Salt 2026 programının eleştirel ve araştırma temelli çizgisini güçlendiriyor.
Salt Beyoğlu’nda yer alacak “Çerçöp” programı, kurumun geçmiş sergilerinde kullanılan malzemeleri merkeze alıyor. İleri dönüşüm, tamir ve yeniden kullanım pratikleri üzerinden sergi yapım süreçlerini tartışmaya açan program, malzemenin de bir hafızası olduğunu hatırlatıyor. Aynı mekânda sunulacak “Barajdan Sızanlar” sergisi ise Türkiye’den Filistin, Lübnan ve Tunus’a uzanan geniş bir coğrafyada arazi, arşiv ve bellek ilişkilerini inceliyor.
Salt Araştırma, 2026’da da arşiv erişimini genişletiyor. Handan Börüteçene Arşivi, performans sanatına dair yeni kaynaklar, Han Tümertekin, Selahattin Yazıcı ve Bülent Erkmen arşivleri kullanıcılarla buluşacak. Ayrıca Nur Koçak’ın üretimini kapsamlı biçimde ele alan bir monografi yayımlanacak. Bu çalışmalar, Salt 2026 programının kalıcı bilgi üretimine verdiği önemi ortaya koyuyor. Forum: Su Etrafında projesi ise 2026’da da devam edecek. Disiplinlerarası araştırmaları bir araya getiren platform, suyun politik, kültürel ve ekolojik boyutlarını çok katmanlı bir anlatıyla ele alıyor. Kamusal programlar kapsamında sergi turları, gösterimler ve söyleşiler yıl boyunca sürecek. Sergi, arşiv ve kamusal etkinlikleri bütüncül bir yapıda ele alan Salt, çağdaş sanat ve araştırma alanında güçlü bir düşünsel zemin sunarak izleyicisini aktif bir karşılaşmaya davet ediyor.
Salt 2026 programının detayları web sitesinden incelenebilir.










